Retinolün cildinize ne yaptığına inanamayacaksınız

Sivilcelerden kırışıklıklara kadar her şeye iyi geldiği bilinen retinol, güçlü bir yaşlanma karşıtı cilt bakım bileşeni olarak ün kazandı. Ancak yıllardır bu A vitamini formunun cildi inceltebileceğine dair bir söylenti vardı ve bu da bazı kişilerin onu bakım rutinlerine dahil etmekte tereddüt etmesine neden oluyordu.

Söylenti Nasıl Başladı?
Retinolün cildi inceltici etkisi olduğu düşüncesi, muhtemelen ilk kullanmaya başlandığında ortaya çıkan bazı kısa vadeli yan etkilerden kaynaklandı. Retinizasyon olarak bilinen ilk uyum aşamasında, daha ince veya daha hassas bir cilt izlenimi verebilen bir miktar soyulma, pullanma ve hassasiyet artışı yaşayabiliyordu.

Aslında retinol perde arkasında bir sihir yaratıyordu. “Retinol hücre yenilenmesini ve eksfoliasyonu artırarak, ölü derinin en dış tabakası olan stratum corneum’un yumuşamasını sağlar. Ancak bu, cildin zararlı bir şekilde inceldiği anlamına gelmez hatta tam tersi cilt güçleniyordur” diyor UnionDerm’de kurul onaylı dermatolog olan Dr. Pooja Rambhia.

Retinolün geleneksel anlamda peeling yapmadığını da belirtmekte fayda var. Dr. David Johnson, peeling yapmayı verandayı süpürmeye benzetiyor. “Aslında cildinizin yüzeyindeki ölü deri hücrelerini temizliyorsunuz. Cildinizi pürüzsüzleştiriyor, ancak bu sadece geçici bir süre için geçerli” diyor. Retinol ise daha derinlere inerek cildinizin doğal yenilenme sürecini hızlandırıyor.

Retinol kolajen üretimini nasıl destekler?
Kolajen, cildinizin en iyi şekilde görünmesini ve hissetmesini sağlamada önemli bir rol oynar. Cildinizin yüzeyinin altında iskele görevi gören yapısal bir proteindir. Cilde sıkılık, destek ve üç boyutlu bir yapı kazandıran yoğun, ağ benzeri bir ağ oluşturur. Kolajen yaşla birlikte doğal olarak azaldığından, retinol seviyelerini korumaya çalışır.